ANKARA (İGFA) – 10 Yıldır Aile Hekimliğine yönelik 5 yönetmelik değişmesine rağmen, sektörün sorunları çözülmediği gibi, aile hekimliği bilimsellik ve sahadaki gerçeklerden uzaklaştırıldı.
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün yayınladığı son yönetmelik de Danıştay tarafından iptal edilirken, Anayasa Mahkemesi bu iptal kararını onaylayarak yönetmeliği hukuksuz kıldı.
“HALK SAĞLIĞI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 5 BİN DAVAYI KAYBETTİ”
Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının üyesi bulunduğu Birlik ve Dayanışma Sendikası, son dönemde yönetmeliklerin birer hukuk faciasına dönüştüğü eleştirisinde bulundu.
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün; aile hekimi ve aile sağlığı çalışanları meslek örgütlerinin açtığı 5 binin üzerinde davayı kaybettiğine dikkat çeken sendika, yazılı açıklamasında, bu durumun büyük bir kamu zararının yanında, sistemi tıkayan tüm sorunları da çözülemez hale getirdiğini belirterek, “Peki, 10 yıldır yapılan toplantılar, sunulan raporlara rağmen neden hiçbir ilerleme olmuyor? Neden bu yönetmelikler bir hukuk faciasına dönüşüyor? Nedeni; ne yazık ki sunulan onlarca rapor, yapılan onlarca görüşme yerine; aile hekimliğinin bilimsel gerek ve gerçekleri yerine, aile hekimliği ile ilgili uzaktan yakından ilgisi ve bilgisi olmayan, sadece performans ve ceza yöntemleri kurgulayan ve Halk Sağlığı Kurumunun kaybedilen tüm davalarının akıl hocası bir hukuk müşaviridir” sorularına yanıt aradı.
“Hukuk müşaviri yol açtığı kamu zararının hesabını verecek mi?” diye soran sendika yönetimi, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü bünyesindeki hukuk müşavirinin kişisel ego ve şov alanına dönüştüğü ifade ettiği açıklamasında, “Bu hukuk müşavirinin getirdiği tüm ceza maddeleri Danıştay ve Anayasa Mahkemesi’nce hukuksuz bulunmuşken, yine yeniden aile hekimliği ile alakasız, sahadan uzak cezalandırma maddeleri Kanun tasarısı ile Meclis’e getirilmiştir. Bu kişi kaybettirdiği 5 binin üzerinde davanın hesabını, kamu zararın hesabını verecek midir?” sorusu yöneltildi.
Sendika yönetimi açıklamasında, “Halk Sağlığı Genel Müdürlüğünün görevi aile hekimlerine ceza üretmek, cezalandırmak mıdır? Yoksa Aile Hekimliğinin kronik sorunlarına çözüm bulmak ve geliştirmek midir? Depremde yara alan yüzlerce Aile Sağlığı Merkezine el atılmamışken; aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına ceza vermeye sevdalı bir kurum, halkın yararını ve sağlığını ne kadar düşünüyor olabilir? En ufak bir şikayette soruşturma geçiren aile hekimlerinin ve aile sağlığı çalışanlarının yanında; 10 yıldır kurum zararı oluşturan bir hukuk müşaviri! Adalet bir gün herkese lazım olacağının unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.